Bilgi

  • DOLAR
  • EURO
  • ALTIN
  • BIST
Tatilcilerin Gözdesi Adrasan’da Sezon Açıldı!

Tatilcilerin Gözdesi Adrasan’da Sezon Açıldı!

Akdeniz’in en bakir kıyılarından biri olan Adrasan, 2025 yaz sezonunu hareketli bir atmosferle karşıladı. Beydağları’nın eteklerinden Akdeniz’in berrak sularına uzanan bu eşsiz koy, doğal güzellikleri, sakin yapısı ve alternatif turizm olanaklarıyla hem yerli hem yabancı tatilcilerin gözdesi olmayı sürdürüyor.

Adrasan’da sezonun açılmasıyla birlikte sadece deniz değil, doğa yürüyüşlerinden kamp alanlarına, balık restoranlarından butik pansiyonlara kadar her şey yeniden canlandı. Sabahları doğanın içinde uyanıp, gün boyu masmavi sularda yüzmek, akşamları ise sahil boyunca uzanan işletmelerde gün batımını izlemek isteyenler, rezervasyonlarını erkenden yaptırdı bile.

Ancak bölgenin en dikkat çekici aktivitesi bu yıl da değişmedi: Adrasan Tekne Turu. Tatilciler, Suluada’dan Ceneviz Koyu’na, Akseki’den Sazak Koyu’na kadar uzanan rotalarda, günübirlik ya da özel turlarla Adrasan’ın denizle bütünleşen büyüleyici doğasını keşfe çıkıyor. Özellikle Adrasan özel tekne turu seçenekleri, sakinlik arayan aileler ve romantik çiftler için cazip bir alternatif sunuyor.

Adrasan, doğaya zarar vermeden tatil yapmanın mümkün olduğunu gösteren ender noktalardan biri. Yeni sezonun başlamasıyla birlikte bu küçük sahil kasabası yine büyük hikâyelere ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor.

Adrasan’ın Vazgeçilmezi Tekne Turu

Adrasan’ı Adrasan yapan, sadece onun altın rengi sahili, gür çam ormanları ya da el değmemiş koyları değil. Bu sahil kasabasının ruhunu yakalamak için yapılması gereken en temel şeylerden biri, bir tekneye binip denize açılmak. Çünkü Adrasan, karadan bakıldığında güzel; ama denizden bakıldığında büyüleyici.

Her sabah gün doğumuyla birlikte limanda başlayan hareketlilik, Adrasan’ın yaz ritüelinin bir parçası haline gelmiş durumda. Tekneler misafirlerini, içi buz dolu meyve tabakları, demli çaylar ve taze simitlerle karşılıyor. Mürettebatlar, günübirlik yolculuğa çıkacak tatilcilere önce rotayı tanıtıyor: Suluada’nın Maldivleri aratmayan beyaz kumsalları, Ceneviz Koyu’nun turkuaz suları, Akseki’nin dalgasız cenneti… Her bir durak, doğanın özel olarak koruduğu ve adeta insan eli değmesin diye gizlenmiş gibi duran noktalar.

Adrasan Tekne Turu, bu eşsiz coğrafyayı sadece izlemek değil, hissetmek isteyenlere sunulan bir ayrıcalık. Suyun altı kadar üstü de baş döndürücü. Şnorkelle dalanlar rengârenk balık sürüleriyle karşılaşırken, su yüzeyinde güneşlenenler sırtlarını ısıtan Akdeniz güneşine teslim ediyor. Tekneler öğle saatlerinde demir attığında, dileyen yüzüyor, dileyen gölgede kitap okuyor. Taze hazırlanmış öğle yemekleri ise bu turun en keyifli anlarından biri. Salatalar, ızgara balıklar, ev yapımı mezeler… Denizin ortasında kurulan masa, adeta bir açık hava restoranı gibi.

Özellikle son yıllarda yükselişe geçen Adrasan özel tekne turu seçenekleri ise kişiselleştirilmiş deneyimler arayan tatilciler için biçilmiş kaftan. Kalabalıktan uzak, sadece sevdiklerinizle baş başa kalacağınız bu turlar; doğum günü kutlamalarından evlilik tekliflerine, yoga seanslarından gurme akşam yemeklerine kadar farklı konseptlerde planlanabiliyor. Tekneler artık sadece taşıma aracı değil, aynı zamanda deneyim mekânına dönüşmüş durumda.

Pandemi sonrası tatil alışkanlıklarının değişmesiyle birlikte doğayla iç içe, sosyal mesafeye uygun ve güvenli alanlar arayanların ilk tercihlerinden biri hâline gelen tekne turları, Adrasan’da her yaş grubuna hitap eden seçenekleriyle öne çıkıyor. Tek başına bir günü değil, tüm tatili anlamlı kılacak anlar vadeden bu turlar, bölge ekonomisine de ciddi katkı sağlıyor.

Adrasan’da tekneler sadece yolcu değil, bir hatırayı da taşır. O yüzden limana dönen her tekne, sadece insan değil; güneş yanığı, tuzlu saçlar, kahkahalar ve fotoğraflarla dolu bir gün getirir geriye.

Türkiye’nin Maldivleri: Suluada

Adrasan denilince akla gelen ilk rota hiç şüphesiz Suluada. Son yıllarda sosyal medyada yayılan büyüleyici görüntüleri sayesinde ünü sınırları aşan bu küçük ada, berrak suyu ve bembeyaz kumsalıyla haklı olarak “Türkiye’nin Maldivleri” olarak anılıyor. Ve bu unvan, sadece bir pazarlama söylemi değil; Suluada’ya ayak basan herkes, ilk adımda bu tanımı gönülden onaylıyor.

Suluada, Adrasan sahilinden yaklaşık 45 dakikalık bir tekne yolculuğuyla ulaşılan, Akdeniz’in ortasında saklı bir güzellik. Çıplak gözle bile denizin dibini net bir şekilde görebileceğiniz bu bölgede, suyun rengi neredeyse filtrelenmiş gibi. Turkuazın en canlı tonu, kumun saf beyazıyla buluşuyor. Ada çevresindeki koylarda demir atan tekneler, burada saatler süren bir yüzme ve dinlenme molası veriyor.

Doğal bir tatlı su kaynağına sahip olması nedeniyle “Sulu” olarak anılan bu ada, sadece deniz tutkunları için değil, doğa meraklıları ve fotoğrafçılar için de tam bir cazibe merkezi. Sahilde yürürken mercan parçaları, deniz kabukları ve volkanik kayalarla karşılaşmak mümkün. Adanın etrafını saran kayalık oluşumlar, su altı zenginlikleriyle birlikte dalış meraklılarına da görsel bir şölen sunuyor.

Suluada’ya yapılan Suluada tekne turu seçenekleri özellikle sezonun yoğun dönemlerinde büyük ilgi görüyor. Günübirlik planlanan bu turlar, sabah Adrasan Limanı’ndan hareket edip adada uzun bir yüzme molası verdikten sonra Ceneviz Koyu ya da Akseki Koyu gibi diğer rotalarla tamamlanıyor. Turun sonunda güneş, yüzlerde bronz bir tebessüm, telefonlarda ise hafızaya sığmayacak güzellikte kareler bırakıyor.

Suluada’ya yapılan her ziyaret, bir kartpostal gibi hafızalarda yer ediyor. Kalabalıktan uzak, doğayla baş başa geçirilen bu anlar, Adrasan tatilinin en unutulmaz parçalarından biri hâline geliyor.

Ali Bey 07 Teknesi ile Vazgeçilmez Bir Tatil Deneyimi

Adrasan’da onlarca tekne arasında öne çıkan, hatta ismi dilden dile yayılan bir tekne varsa o da kuşkusuz Ali Bey 07. Bölgenin sadece en çok tercih edilen değil, aynı zamanda en çok tavsiye edilen teknesi olan Ali Bey 07, Adrasan Tekne Turu deneyimini sıradan bir geziden çok daha fazlasına dönüştürüyor. Bu tekne, bir günü yaşanacak bir anıya çevirmenin adı adeta.

Ali Bey 07’nin farkı, ilk bakışta bile kendini belli ediyor. Özenle bakımı yapılmış gövdesi, ferah güvertesi, gölgeli dinlenme alanları ve pırıl pırıl güverte minderleriyle misafirlerini daha ilk anda etkilemeyi başarıyor. Ancak asıl farkı yaratan şey, sadece fiziksel özellikleri değil; kaptanı ve ekibinin misafirperverliği. Ali Bey 07’nin kaptanı yıllardır Adrasan sularında deneyim kazanmış, bölgeyi avucunun içi gibi bilen biri. Misafirlerine sadece bir rota değil, bir hikâye sunuyor.

Teknede sunulan ikramlar da en az manzara kadar etkileyici. Sabah saatlerinde sunulan hafif atıştırmalıklar, öğle yemeğinde ikram edilen taze deniz mahsulleri, zeytinyağlılar ve ev yapımı mezeler; gastronomiyle doğayı aynı masada buluşturuyor. Üstelik her şey hijyenik koşullarda, özenle hazırlanıyor. Tatilciler bu teknede, kalabalık restoranlarda yaşanacak telaştan uzak, dalgaların sesine karışan bir sofranın keyfini çıkarıyor.

Ali Bey 07’nin rotaları ise klasik değil, özenle seçilmiş duraklardan oluşuyor. Kalabalık turların ulaşamadığı, kıyıdan görünmeyen koylara demir atılıyor. Sadece doğayla değil, kendinizle de baş başa kalabileceğiniz bu molalar, modern yaşamın yorgunluğunu geride bırakmak için birebir. Üstelik Adrasan özel tekne turu planlayan misafirler için tamamen kişiye özel rota seçenekleri de mevcut. Güneşin doğuşuyla yola çıkmak, gün batımında şampanya eşliğinde yüzmek ya da sadece bir koyda saatlerce kalmak isteyenlere tam anlamıyla esnek bir program sunuluyor.

Birçok tatilci için Adrasan tatilinin zirve noktası, Ali Bey 07 ile geçirilen gündür. Bu tekne, Adrasan’ın doğasını konfor, lezzet ve zarafetle birleştirerek unutulmaz bir deneyim yaşatır. Misafir yorumlarına bakıldığında tek bir cümle öne çıkar: “Keşke daha önce binseydik.”

Ali Bey 07 artık sadece bir tekne değil; Adrasan’ın ruhunu yaşatan, doğayla uyumlu, rafine bir tatil anlayışının sembolü.

Sosyal Medyada Paylaşın:

BİRDE BUNLARA BAKIN

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?

  • ÇOK OKUNAN
  • YENİ
  • YORUM